Ankara Ulus’ta İşçi, Esnaf ve Emekliler Pahalı Hayattan Şikayetçi
Makale: CEYLAN SAĞLAM- KAMERA: HAREKET Ladin DEĞER
İşçiler 1 Mayıs’ı kutlamaya hazırlanırken; Ankara Ulus’ta çalışan işçi, esnaf ve emekliler geçim sıkıntısından şikayet ederek geçimlerini sağlayamadıklarını söylediler. Seyyar satıcılık yapan emekli bir vatandaş ise beslenemediğini belirterek, “Sağdan sola getiriyorlar, biz karnımızı doyuruyoruz. Gerçek bu” dedi. “Efsanevi seyyar satıcı” lakaplı Ramazan Ak, “45 yaşındayım, böyle dönem görmedim, tarihte böyle dönem görmedim. Bu sistemin değişmesi gerekiyor. Karl Marx’ın bir sözü var, ‘ Dünyaya anlatmak yetmez, onu değiştirmemiz gerekiyor.’
DİSK-AR Mart’ta gıda enflasyonunu ortalama yüzde 67,9, emeklilerde ise yüzde 86,5 olarak açıkladı. Ankara Ulus’ta çalışan işçi, seyyar satıcı, esnaf, emekli ANKA HaberlerAjansına yaşadıkları ekonomik sıkıntıları anlattı.
“SERBEST PAZARDAN KAÇINILMALIDIR”
Ulus’ta seyyar satıcılık yapan Salih isimli emekli vatandaş şu açıklamayı yaptı:
“Emekliyim, maaşım bana yetmiyor. Zaten kimseye de olmuyor… Piyasa çok pahalı. Cumhurbaşkanımızdan tek bir ricam var bu piyasayı düzeltsin. Yani o bedava alışverişi kapatsın.” Piyasa bedava diyor… Bugün pirinç 40 lira bir Ekmek oldu beş lira altı lira Geçinmek çok zorlaştı Serbest piyasayı mutlaka ortadan kaldırması lazım Cumhurbaşkanımız güzel insan. , elimizden geleni yaptı. O pazara el koysun. Ben burada günlük 35 lira 40 lira kazanıyorum. Ben damadım. Hapishanede bir oğlum var. Onlara her hafta 300’den 300’e bir para gönderiyorum. Bu yeterli değil. Serbest piyasayı ortadan kaldıracak. Tekliflerle çalışmaz.”
Beslenemeyeceğini belirten seyyar satıcı Salih, plastik kutudaki kurabiyeleri işaret ederek, “Bununla karnımı doyuruyorum. Sağdan sola getiriyorlar, sağdan sola getiriyoruz, veriyoruz.” midemize, gerçek bu, gerçek bu, her gün yarım ekmek, peynir, zeytin, ne varsa yapıyoruz.
“KARL MARX’IN BİR SÖZÜ VAR, ‘Dünyayı anlatmak yetmez, onu değiştirmeliyiz’
Ulus’ta seyyar satıcılık yapan “Efsanevi seyyar satıcı” lakaplı Ramazan Ak, geçim telaşını şöyle anlattı:
“Ekonomik hayat mücadelesi veriyoruz, artık son noktamıza geldik. Durumumuzu görüyorsunuz… Biz seyyar satıcıyız, sokaktayız. Geçimimizi sağlayamıyoruz. Maalesef gündem vahim, zaman vahim. 45 yaşındayım ben böyle zaman görmedim tarihte görmedim bu sistemin değişmesi lazım bir sözü var dünyaya anlatmak yetmez değiştirmek lazım .
Bin lira kazansan da ev kaldıramazsın. Paramız damgalandı, artık müşteri üzerinden para saymaktan yorulduk. Ellerimiz nasırlıydı. Çünkü paranın fiyatı yoktur. Adam 200 lira veriyor, 18 liranın üzerinde geri veriyoruz. Ve Avrupa bizi kıskanıyor, Almanya bizi kıskanıyor. Nasıl olur…
1 Mayıs benim doğum günüm, işçi olarak doğdum, devrimci olarak doğdum. Ayrıca tüm emekçilerin, personellerin ve tüm mazlum hakların personel gününü kutluyorum.
“PIROM BU ORGANİZASYONU BOZACAK”
Bir başka esnaf da ANKA Haber Ajansı’na şunları söyledi:
“Babamız 1968 kuşağından. Biz devrimci doğduk, işçi doğduk. Yıllardır personel sınıfındayız. Pirom bu düzeni bozacak. Bitsin bu düzen. Savaş mı çıkar? Savaş mı olur? HDP Meclis’e girince savaş mı, CHP gelince savaş mı çıkacak? Zorunlu, bırak gitsinler. Pirom bu düzeni düzeltecek. Ne diyor ‘Kemal’den geliyorum’ bu sefer tavan yapacağız.”
“GÜNÜN TEKNOLOJİSİ SANATÇILARI UZAKTAN İTTİ”
Ulus’ta dükkanının camına “Devren kiralıktır” ve iş ortağı aranıyor” notu asan 56 yıllık esnaflık yapan vatandaş, sanatına değer verilmediğini belirterek, şunları söyledi:
“Bu süreçte 30-50 civarında çırak geldi geçti. Kimi iki yıl çalıştı, kimi üç yıl. Biri bu işi sürdürüyor. İkincisi yok. Diğerleri işi bıraktı. bizim dükkanda bir yazı: ve kalbiyle çalışan bir usta, eli, kalbi ve beyni ile çalışan bir sanatçıdır.’ Biz beyinle çalışan el fakülteleriyle çalışan sanatçılar olduğumuz için günümüz teknolojisi sanatçıyı bir kenara itti.Artık sanatçı olmanın bir anlamı yok makine.Makinelerde sanat olduğu için işin ustaya ihtiyacı yok. Geçim zor olduğu için bu yaşa kadar durdu.Yoksa daha önce ayrılırdık.Emekli olalı 21 yıl oldu ama ben yeniden bu işe devam etmeliyim.”