Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli ve Hatay depremine ilişkin hazırlanan rapor açıklandı.
SAÜ’den yapılan açıklamaya göre, Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu, İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Sedat Sert, Dumlupınar Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Hatice Durmuş ve Iğdır Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof.
Hazırlanan raporda, Pazarcık merkezli depremin yer bilimleri için sürpriz olmadığı, Doğu Anadolu Fay Zonu’nun (DAFZ) en az 500 yıldır var olan “olay” olarak adlandırılan büyük deprem sessizliğinin bir parçasını oluşturduğu belirtildi. Maraş Sismik Boşluğu”. Kuzey kol boyunca meydana gelmesinin sürpriz olduğu vurgulandı.
“Kuzey kolundaki çalışmalar sınırlı ve yetersiz”
Türkiye’de büyük depremlerin birbirine yakın olmasının nadir olmadığına dikkat çekilen raporda, “Örneğin büyük deprem çiftleri 1114’te 16 gün, 1866’da bir ay, 1943’te 2 ay meydana geldi. -1944 ve 1766 ve 1999’da 3 ay. Önceki deprem çiftlerindeki sarsıntıların hiçbirinin saatler içinde meydana gelmediğine dikkat edin.Kuzey kolunun faaliyeti yer bilimleri tarafından biliniyordu.Güney kola kıyasla çok daha az yıkıcı depremler ürettiği için şubede, Türkiye’deki sınırlı sayıdaki sismolog ve tremor jeologlarının çabaları çok daha sık büyük tremorlar üreten faylar üzerinde yoğunlaşmıştır.Kuzey koldaki çalışmalar sınırlı ve yetersizdir.değerlendirme yapılmıştır.
Gerilme modellerinin ilk ana şok kırılmasının Elbistan sarsıntısını tetiklediğini kanıtladığı raporda, ilk ana şokun DAFZ üzerinde yaklaşık 300 kilometrelik fay boyunca kırılma sonucu meydana geldiğini saha çalışmalarının gösterdiği belirtildi. .
Ayrıca DAFZ’nin ana koluna ait Amanos, Pazarcık ve Erkenek fay segmentlerinde belirgin gelişen yüzey kırıklarının tespit edildiğinden bahsedilmiştir.
Fay kırılmasının güneyde Hatay Kırıkhan’dan kuzeyde Adıyaman Çelikhan’a kadar uzandığına değinilen raporda, “Bu gözlemlerden yararlanılarak 1114-1513, 1822 ve 1893 depremlerinde kırılan fay boylarının birlikte kırıldığı sonucuna varıldı. 5 metreye kadar sol yanal yer değiştirmeler ve 1-2 metre dikey yer değiştirmeler ölçülmüştür.2023 Pazarcık depremi ana kol boyunca değil, Narlı segmenti adı verilen ikincil bir fay segmenti boyunca başlamıştır. Pazarcık’ın kuzeyindeki ana koldan ayrılan . söylendi.
Pazarcık depreminin, 1999 İzmit ve Düzce depremlerinin toplamından yaklaşık iki kat daha büyük olduğu belirtilen raporda şu ifadelere yer verildi:
“Deprem stres modellemesi sonucunda Antakya Fay Zonu boyunca 20 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen 6,4 büyüklüğündeki depremin, Pazarcık merkezli depremin artçı sarsıntısı olduğu tespit edilmiştir. Pazarcık depremi Deprem tehlikesinin olduğu gerçeği bu acı tecrübe ile bir kez daha anlaşılmıştır.Yalnızca günümüzdeki yıkıcı depremler değil, geçmişte yaşanan onlarca büyük deprem de bu gerçeği desteklemektedir.Bu da deprem bilimi çalışmalarının günümüzde ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Türkiye Deprem bilimi çalışmaları ve eğitimi, deprem Güvenliği ve afet yönetimi Türkiye’de birinci öncelikler arasında yer almalı, sismoloji ve deprem jeolojisi alanlarında uzmanlar yetiştirilmelidir.
